ETTEN, KEMİKTEN

KÜRATÖR:KEVSER GÜLER

Sanat Konuşmaları: Kevser Güler
17.07.2019

Bilsart, 3 Temmuz – 27 Temmuz tarihleri arasında, küratörlüğünü Kevser Güler’in üstlendiği “Etten, Kemikten” isimli sergiye sahipliği yapıyor.

Kevser Güler’in küratörlüğünü üstlendiği program, 18 Mayıs’ta Amerikan Hastanesi Operation Room sergi salonunda ilki açılan “etten, kemikten” sergi sergisinin bir parçası olarak gerçekleşiyor. 3 – 13 Temmuz arası Çınar Eslek’in ve 17 – 27 Temmuz Linda Dement & Nancy Mauro-Flude’un birer videosu gösterilecek. Çınar’ın Zemin (Prolog), 2019 adlı yapıtı ile Linda ve Nancy’nin “Bir Bayrağa Dönüştürülmüş Siberfeminist Çarşaf” performans dokümantasyonunu bir arada göstermek fikri, sanatçıların üretimlerinde bedenle ve feminist dayanışma pratikleriyle ilgilenme biçimlerinden doğdu. Sanatçılar, bedenin oluş, eyleme ve maruz kalma, etki etme ve etkilenme kuvvetlerini üstlenmeye davet ederken, birbirine şifa olmanın, beraber yola çıkmanın ve güçlenmenin imkanlarına yöneliyor. 

Operation Room’da açılan “Etten, Kemikten”in ilk sergisi,  Alican Şahinler, Deniz Gül, Deniz Pasha, İris Ergül, Joachim Franz Beich, Kerem Ozan Bayraktar, Laurie Charles, Linda Dement & Nancy Mauro-Flude, Marina Papazyan, Nilbar Güreş, Pedro Barateiro ve Şafak Çatalbaş’ın yapıtlarını kapsıyor. Operation Sergisi de 27 Temmuz’a kadar görülebilir.

LINDA DEMENT & NANCY MAURO – FLUDE

BİR BAYRAĞA DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞ SİBERFEMİNİST ÇARŞAF

Linda Dement, doğrusal olmayan bir punk, siber feminizm, isyan ve bedensel dijital ihlalin alanını buruşuk ve kirli bir çarşaf olarak tasarladı. Çalışma, bir jeneoloji olarak, üretken karşılaşmalar, yakınsamalar ve paylaşılan geçmişlere dair izler ve lekeler taşımaktadır. Çarşaf, feminist zaman ve yaratıcı kanılar arasında yumurtlama, çoğalma, bağlanma ve bulaşma sırasında sürekli bir şekilde katlanmış, buruşturmuş, sıkılmış veya yeniden düzleştirilmiştir. Mauro-Flude ve Dement, çarşafı bir bayrak haline getiren ve yazarların lekelerinden alıntılanan şeritlerini bayrak gibi açan bir performans tasarlamışlardır. Performans farklı bağlam ve etkinliklerde 2018’den beri gerçekleştirilmektedir. Bilsart’ta gösterilen performans 13 Haziran, 2019 tarihinde, Sidney Ulusal Sanat Akademisi’nde “Çalarken Yakalanmış (Caught Stealing)” sergisi kapsamında gerçekleştirilmiştir.

LINDA DEMENT hakkında:

Linda Dement, Sidney’de yaşayan ve 1980’lerin sonundan bu yana dijital teknoloji, hesaplama ve sanat alanında çalışan bir sanatçıdır. Bir fotoğrafçı olarak yola çıkan sanatçının dijital yapıtları, yazılımlı, performansa dayalı, metinsel ve sanal olan üretimleri kapsar. Çalışmaları, dayanılmaz olanın ve çatışmanın zorlu bölgelerine şekil veren dijital ve elektronik, rahatsızlık ve psiko-cinsel bedenselliği birlkte düşünmek ile ilgilidir. Dement’in yazılımlı ve sabit imge çalışmaları, Londra’daki Çağdaş Sanat Enstitüsü, Ars Electronica Austria, Avrupa’daki Uluslararası Elektronik Sanat Sempozyumu ve Impakt Medya Sanatları Festivalleri de dahil olmak üzere pek çok ulusal ve uluslararası mecrada sergilenmiştir. Sanatçı, Avustralya Ulusal Dijital Sanat Ödülü’nü iki kez kazanmıştır ve kendisine Avustralya Sanat Konseyi tarafından Yeni Medya Sanatları Bursu verilmiştir. Çalışmaları, Bibliotèque Nationale de France, Avustralya Video Sanatı Arşivi, New York Film Yapımcıları Kooperatifi ve Daniel Langlois Vakfı gibi koleksiyonlarda yer almaktadır.

NANCY MAURO – FLUDE hakkında:

Nancy Mauro-Flude, Tazmanyalı bir sanatçı ve teorisyendir. Sanatçı işlerinde bir yandan teknolojinin mistikleştirilmesine dair eleştirilerinden  yola çıkarken bir yandan da makinesel asemblaj performanslarındaki yatan “mistikleştirme” ile ilgilenir. Performans sanatları, teknoloji ve kamusal alanda üretimlere katkıda bulunan Nancy, dünya çapında önde gelen kurum ve festivallerle iş birliği yaparak, dijital çağda çağdaş toplumu inceleyen çok sayıda disiplinler arası programın yürütücülüğünü gerçekleştirmiştir. Bilgisayara bir tiyatro makinesi olarak yaklaşan işlerinin temelini medya deneyleri ve pedagoji oluşturur. Deneysel sanat eserlerinde, performanslarında ve süreli sanat etkinliklerinde, hiciv ve aşkınsalcılığın paradoksal bir kombinasyonunu sunar (siyaseti sadece temsil etmekten ziyade gerçekleştirmeyi tercih eder). Mauro-Flude’un performans çalışmaları çoğunlukla, iç parçalarına dokunduğu ve onları keşfettiği bilgi-işlem makinelerini içerir.  Sıra dışı şekillerde çalıştırmak için sistemlerin içini açtığı özel üretim teknolojiler kullanır.